top of page
Meet Lab Coffee

Kahve Öğütücülerinde RPM’in Performansı Şekillendiren Etkileri

Son yıllarda, RPM ayarına sahip kahve öğütücüler kahve dünyasında dikkat çeken bir yenilik haline geldi. Weber’in EG-1’i, Victoria Arduino’nun Mythos 2’si ve Ceado’nun Hero E37Z modeli gibi cihazlar, RPM ayarlarını değiştirerek kahve öğütme sürecini optimize etmeyi vaat ediyor. Ancak, RPM’in nasıl bir etki yarattığı ve gerçekten bir fark yaratıp yaratmadığı halen tartışma konusu. Peki, ayarlanabilir RPM özelliği bir pazarlama stratejisi mi, yoksa kahve demleme sürecinde devrim niteliğinde bir araç mı?





Öğütme Boyutu Dağılımı: Daha Homojen Bir Kutsal Kase mi?

Kahve öğütmenin ideal amacı, parçacık boyutunu mümkün olduğunca homojen tutarak daha eşit ekstraksiyonlar sağlamaktır. RPM’in öğütme boyutu dağılımına etkisi, farklı öğütücülerde değişiklik gösterebilir, ancak genel eğilim, daha hızlı RPM’lerin daha küçük parçacıklar ve daha fazla ince partikül üretme eğiliminde olduğunu göstermektedir.






Farklı RPM’lerde Öğütme Dağılımları

  • Daha yüksek RPM genellikle öğütme ayarından bağımsız olarak daha ince bir öğütme sağlar. Bu, ince partiküllerin artmasına ve modal boyut dağılımının azalmasına yol açar.

  • Ancak bu etkiler, parçacık boyutu dağılımında öğütme ayarını değiştirmekle ortaya çıkan sonuçlara oldukça benzer. Örneğin, medyan boyut küçülürken, ince partikül oranı artar. Bu durum, RPM’in gerçekten boyut dağılımını mı değiştirdiği yoksa öğütme ayarını mı taklit ettiği konusunda bir belirsizlik yaratır.


Destekleyen Bulgular

Jonathan Gagne’nin Weber EG-1 ile yaptığı deneyler, daha yüksek RPM’nin parçacıkları yalnızca daha ince hale getirdiğini, ancak diğer özelliklerde fark yaratmadığını göstermektedir. Örneğin, doğru öğütme ayarıyla, farklı RPM’lerde tat ve ekstraksiyon seviyeleri oldukça benzer olabilir.





Özütleme : RPM ve Demleme Dinamikleri

RPM’in etkilerini anlamanın bir başka yolu, farklı RPM ayarlarında elde edilen ekstraksiyon sonuçlarını incelemektir. Gwilym Davies, Mythos 2 üzerinde gerçekleştirdiği deneylerle, daha düşük RPM’nin genellikle daha yüksek ekstraksiyon oranları sağladığını ortaya koymuştur.


Neden Daha Düşük RPM Daha Yüksek Çıkarım Sağlar?

  • Daha düşük RPM, öğütme sırasında daha az ince partikül üretir, bu da daha dengeli bir çözünme ve asidite ile sonuçlanır.

  • Daha yüksek RPM ise, daha ince öğütmeler nedeniyle çekim süresini uzatabilir; ancak ekstraksiyon oranı açısından daha dengesiz bir sonuç doğurabilir.

 

 Dozlama ve RPM: Hassasiyetin Önemi

Kahve dozlamasında doğruluk, özellikle yoğun kafelerde kritik bir öneme sahiptir. Daha yüksek RPM, kahvenin daha hızlı öğütülmesini sağlasa da, bu genellikle dozlama hassasiyetinde düşüşe neden olabilir. Mythos 2 gibi ileri teknoloji öğütücüler, öğütmenin son aşamasında RPM’yi düşürerek bu sorunu telafi etmeye çalışır.


Şebeke Frekansı ve RPM’in Dozlama Üzerine Etkisi

Öğütücülerde kullanılan motorlar, şebeke frekansına bağlı olarak farklı RPM seviyelerinde çalışabilir. Örneğin, Amerika’da kullanılan 60 Hz şebeke frekansı, aynı motorun 50 Hz şebeke kullanan bir ülkedekinden daha yüksek RPM’de çalışmasına neden olur. Bu, dozlama hassasiyetinde küçük farklar yaratabilir.

 

Sıcaklık ve RPM: Beklenmedik Bir Paradoks

Daha yüksek RPM’in kahve çekirdeklerini daha fazla ısıttığı düşünülse de, gerçek şu ki, daha hızlı RPM’de kahve çekirdekleri öğütücünün sıcak yüzeyleriyle daha az süre temas eder. Bu durum, öğütme başına üretilen ısı miktarını azaltabilir. Ayrıca motorun daha az çalışması, öğütme sürecinde daha az enerji harcayarak sıcaklık artışını sınırlayabilir.

 

RPM’in Performansa Gerçek Katkısı

RPM ayarının kahve öğütücülerinde gerçek bir yenilik mi yoksa sadece bir pazarlama stratejisi mi olduğu sorusu, halen tartışmaya açık. Ancak araştırmalar, RPM ayarının şu durumlarda performansı artırabileceğini göstermektedir:

  1. Demleme Türüne Göre Optimizasyon: Farklı kahve türleri ve demleme yöntemleri için uygun RPM ayarıyla daha tutarlı sonuçlar elde edilebilir.

  2. Dozlama ve Hız Dengesi: Yüksek hacimli kafelerde, yüksek RPM hızının hızlı dozlama sağladığı, ancak hassas dozlama için RPM’nin düşürülebileceği bir sistem, üretkenliği artırabilir.

  3. Ekstraksiyon Kalitesi: Daha düşük RPM, daha yüksek ve dengeli ekstraksiyonlar sağlayarak kahve aromasının korunmasına yardımcı olur.

 

RPM, kahve öğütme sürecinde göz ardı edilmemesi gereken önemli bir faktördür. Düşük RPM, aroma ve ekstraksiyon açısından daha tutarlı sonuçlar sunarken, yüksek RPM hız ve verimlilik sağlar. Weber EG-1, Mythos 2 ve Ceado Hero gibi ayarlanabilir RPM öğütücüler, bu dengeyi sağlayarak kahve severlere geniş bir yelpazede seçenek sunar.

Sonuç olarak, RPM ayarının optimize edilmesi, kahve deneyimini bir üst seviyeye taşımak isteyen herkes için önemli bir araçtır. Bu konu, hem baristalar hem de ev kullanıcıları için yeni bir kahve anlayışına kapı açmaktadır.

33 görüntüleme

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page